Merhaba dostlar.
Ramazan ayı başlıyor. Bir kaç kelam ile rahmete kapı aralayalım. Cenabı Hakk Bakara suresinin 185 ayetinde;
“Ramazan öyle bir aydır ki KURAN o ayda indirilmiştir, insanlar için bir hidayettir.” buyuruyor. Dün gibi yakın zamanda gönderdiğimiz KURAN ayına ulaşacağız.
HOŞ GELDİN EY ŞEHRİ RAMAZAN.
Geldin; fakat aradığını belki yine bizde bulamayacaksın. Seni kelimeyi tevhid sancağı altında karşılayamadık. Evimize gönlümüze BUYUR edemedik. Senin ancak adını misafir edebiliyoruz, ruhunu misafir edecek içimiz yok ki. Senin içinde bütün insanlığı kurtarmak için inen Kur’an ile yine aramızda engeller var. Kuran yine vitrinlerde, kadifeli bohçalarda, mezarlıklarda... Kitap kendi haline terkedilmiş; hayatımızın gidişatına yön vermiyor, onunla oturup onunla kalkamıyoruz. Onunla evimize, aile efradımıza hakim olamıyoruz. Ticaretimizde onu konuşturmuyoruz. Talim ve terbiyemizde ona söz hakkı vermiyoruz. Niza ve çekişmelerimizde onu hakem yapıp verdiği kararlara boyun eğmiyoruz. Kısacası onu baş tacı edemiyoruz.
Ey Şehri Ramazan seni uğurlayalı tam bir sene oldu. Fakat bir senedir meselelerimizi halledemediğimiz gibi, daha bir çok problemimizde eskiler üzerine yığıldı kaldı. Kendimiz kendimize problem olduk, içimizle anlaşamadık. Dış dünyanın kuşatmalarından manamızı kurtaramadık. İçimiz dışa esir oldu, hürriyetimizin olduğunu zannettik.
FAKAT içimizi böyle ortaya dökmekle ümidimizi kaybetmiş değiliz. Elimizde geçerli delilimiz, müjdeli haberimiz, sözlerimiz var:
KİŞİ SEVDİĞİYLE BERABERDİR.
Biz Ramazanı şerifi ve onun içinde nazil olan Kur’an-ı seviyoruz. Sevgilerimizi amellerimizle ispatlamak durumundayız. Ve bunda kararlıyız. O KURAN ki ahirette kendisiyle anlaşma yapmış olanlara şefaat edecektir. PEYGAMBERİMİZ (s.a.v.) ; “Ramazan ayının gelişi ile kim sevinirse ALLAH onun vücudunu cehennem ateşine haram kılar.” buyurmuş. Evet biz seviniyoruz, hürmet gösteriyoruz, feyziyle bereketlenmek istiyoruz.
Ey! RABBİMİZ BU NİYETTE OLANLARI AFFETMEZSEN HANGİ DERGAHA GİDERİZ. Bir kavme benzemek isteyen ondandır. Bizler hata ve isyanımızla aynı yolun yolcularıyız. Onlarla olamasak bile o yolda ölemez miyiz?
Ey! RAMAZAN ayı seni seviyoruz, seni sevenleri de seviyoruz, senin yolunda olanlara benzemek istiyoruz.
Üzerimizde 99 kötülük gördüysen birde iyiliğimiz var:
HAZRETİ MUHAMMED ÜMMETİ OLUŞUMUZ.
Sende bu hasletimize bakarak şikayetçi olma bizden.
Ey! Dostlar, sırdaşlar. Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor; “ Her şeyden bereket alındığı gibi, zamandan da bereket alınır; zamanın bereketi azalıp, sene ay kadar ,ay hafta gün kadar, gün saat kadar ve saate ateşte kuru otun yanması kadar olmadan kıyamet kopmayacaktır.” (Tirmizi)
DOSTLAR GELİN TEVBE EDELİM. KURAN AYINI KURANLA KARŞILAYALIM. SIRRA DEM VURALIM. ZAMANIN DEĞERİNİ BİLELİM VESSELAM.
ALLAHA EMANET OLUN.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder